Meme Manyetik Rezonans (MR); meme kanseri tanısı, evrelemesi ve takibinde yüksek duyarlılığa sahip bir görüntüleme yöntemi olup günümüzde meme görüntüleme pratiğinin önemli ve vazgeçilmez bir parçası konumundadır.
Meme MR ile; klinik muayene, mamografi ve ultrasonografi (US) ile saptanamayan meme lezyonları da tanımlanabilmektedir.
Son yıllarda yeni biyopsi koilleri ve MR uyumlu iğnelerin geliştirilmesi gibi MR teknolojisindeki yenilikler sayesinde, MR rehberliğinde girişimsel meme işlemleri dünyada olduğu gibi ülkemizde de uygulanır hale gelmiştir.
MR rehberliğinde girişimsel meme işlemleri; sadece MR incelemede saptanan şüpheli meme lezyonlarına yönelik preoperatif lokalizasyonu (işaretleme) takiben cerrahi eksizyon veya biyopsi teknikleri ile yapılabilmektedir.
MR rehberliğinde preoperatif işaretleme, tel yerleştirilmesi veya radyonüklit madde enjeksiyonu (Radio-guided occult lesion localization, ROLL) yöntemleri ile gerçekleştirilmektedir.
MR rehberliğinde perkütan biyopsi yöntemleri; ince iğne aspirasyon biyopsisi (tanısal değerinin çok yüksek olmaması ve uygulama zorlukları nedeniyle rutinde sık kullanılmamaktadır), 14 gauge (G) iğne kullanılarak yapılan kesici iğne biyopsisi ve 9-11 G iğne ile uygulanan vakum biyopsi tekniklerini içermektedir.
İğne biyopsileri; hızlı ve güvenilir olmaları, memede deformasyon oluşturmamaları ve nispeten daha ucuz olmaları nedeniyle cerrahi biyopsiye üstünlük göstermektedirler.
Son yıllarda daha yaygın kullanım alanı bulan MR rehberliğinde vakum biyopsi yöntemi, daha geniş doku volümü eldesi, yüksek riskli (atipik duktal hiperplazi vs) olgularda ve in situ kanserlerde yüksek doğrulukta tanı olasılığı nedeniyle MR rehberliğinde meme biyopsi yöntemleri içinde ön plana çıkmaktadır.
MR Rehberliğinde Meme İşaretleme Yöntemleri
MR rehberliğinde tel ile işaretleme sadece MR incelemede saptanan lezyonların cerrahi eksizyonunda yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Yapılan çalışmalara göre bu yöntem oldukça hızlı, basit ve güvenlidir.
Tel migrasyonu ve/veya akordion etkisi gibi istenmeyen durumlar nedeniyle tel ile işaretleme mümkünse operasyon günü yapılmalıdır.
Mamografi veya US ile saptanan non palpabl meme lezyonlarının işaretlemesinde kullanılan ROLL tekniğinin güvenilir ve etkin bir yöntem olduğu gösterilmiştir.
Rutin US veya mamografi rehberliğinde kullanılan ROLL tekniğinde, 99mTc-etiketli serum albumin şüpheli lezyon veya alana operasyondan 24 saat önce veya operasyon günü enjekte edilmektedir. İşaretleme sonrası cerrahi eksizyon gamma prob yardımıyla gerçekleştirilmektedir.
MR rehberliğinde ROLL tekniği ile preoperatif meme lezyonlarının işaretlenmesi ilk defa ekibimiz tarafından bilgisayar destekli tanı sistemi (CAD system, Dynacad, Invivo, Orlando,USA) yardımıyla gerçekleştirilmiştir.
İşlem total süresi 30-45 dk aralığındadır.
MR rehberliğinde ROLL tekniği ile işaretleme; oldukça etkin, başarılı bir yöntem olarak kullanılmaktadır.
MR Rehberliğinde Meme Biyopsi Yöntemleri
MR Rehberliğinde meme biyopsisi güncel olarak; kesici iğne biyopsisi ve vakum biyopsi yöntemlerini içermektedir.
Kesici iğne biyopsisi (Large core-needle biopsy) 14 G titanyum ve 12 G koaksiyel MR uyumlu iğneler (CoaxNeedle Highfield 12 G-11.1 mm; Invivo Interventional Instruments) kullanılarak gerçekleştirilmektedir. Otomatik veya semiotomatik biyopsi tabancası ile 4-8 adet örnekleme yapılmakta ve işlem sonrası kontrol T1 aksiyel kesitler alınmaktadır.
Vakum biyopsi yönteminde ise trokar yardımıyla kanül yerleştirilmekte ve 9 G (ATEC Suros) veya 10 G (Bard VACORA) vakum biyopsi sistemleri ile seri bir şekilde 8-12 örnek alınmaktadır. Vakum biyopsi sisteminde işlem sonrası biyopsi alanına marker (klip) yerleştirilmektedir.
Çeşitli çalışmalarda MR rehberliğinde kesici iğne biyopsi tekniğinin başarı oranı % 95-100 ve kanser saptama oranı % 20-56; MR rehberliğinde vakum biyopsi yönteminde ise bu oranlar sırasıyla % 96-100 ve % 24-40 olarak belirtilmiştir.
Kesici iğne biyopsisi, vakum biyopsi yöntemine kıyasla maliyeti az ve komplikasyon oranı düşük teknik olup vakum biyopsi yöntemi kullanılamayacak hastalarda veya bu yönteme erişilemeyen durumlarda uygulanabilmektedir.
Vakum biyopsi yöntemi; örnekleme açısından oldukça başarılı, küçük lezyonlara (<0.5 mm) da uygulanabilen, hızlı, etkin ve güncel bir yöntemdir.